Şehir yaşamının karmaşası içinde yolunu kaybetmiş, sevimli ama talihsiz bir serseri, günün birinde gözleri görmeyen genç ve güzel bir çiçekçi kıza rastlar. Onun zarafeti ve masumiyeti, serserinin kalbinde büyük bir sevgi uyandırır. Ancak genç kızın görme engeli, hayatını büyük ölçüde zorlaştırmaktadır.Serseri, çiçekçi kıza yardım edebilmek için türlü yollar ararken, kader ona beklenmedik bir kapı açar. Zengin ama dengesiz bir sarhoşla kurduğu garip dostluk sayesinde, kızın gözlerine kavuşmasını sağlayabilecek ameliyat için para bulma umudu doğar. Ne var ki bu süreç, hem komik hem de dramatik olaylarla doludur.Bütün fedakârlıkları yalnızca sevdiği kızın mutluluğu için yapan serseri, aşkın ve iyiliğin saf halini yansıtır. Film, kahkaha ile hüznü aynı potada eritirken, Chaplin’in eşsiz oyunculuğu ve insan ruhuna dokunan hikâyesiyle sinema tarihinin en unutulmaz yapıtlarından biri haline gelir.